Edoardo Milesi'nin "The Inhabited Roccolo": Doğayla Bütünleşen Bir Yaşam Alanı

Archos srl'nin Yenilikçi Tasarımı, Lombardya'nın Geleneksel Kuş Avcısı Kulübelerini Modern Bir Ev Konseptine Dönüştürüyor

Projeye ilham veren, doğanın hayranlığını bilen ve onu sevip anlamayı öğrenen bir kuş avcısı kulübesinde yaşama fikri oldu. Bu, geleneği geleceğe dönük çağdaş bir bakışla birleştiren ve hayatın geçiciliğini hatırlatan güçlü bir ilham kaynağıdır.

"The Inhabited Roccolo", Lombardya manzarasının tipik bir yapısının büyüleyici bir çağdaş yeniden yorumlamasıdır. Şehir dünyasının stresinden kaçmak için tasarlanmış bu yer, estetik idealleri basit formların ve doğal malzemelerin tevazusunda yüceltirken, karmaşıklığı çevreleyen doğaya bırakır. Bu, dünyayı ve kozmosu ruhlarımız aracılığıyla birbirine bağlayan dikey bir mekandır.

Yapı, betonarme ve ahşap kullanılarak inşa edilmiştir. Kaplamalar için doğal ahşap, corten çelik ve titanyum çinko kullanılmıştır. Yeni bina, mevcut binanın 425.69 metrekarelik alanının sadece 332.13 metrekarelik kısmını kullanır. Toplamda 4 kat üzerinde dağıtılan 332.13 metrekarelik bir yaşam alanı sunar. Geriye kalan 93.56 metrekarelik alan, tarım araçları için sığınak olarak kullanılan harabenin yeniden yapılandırılması ve arsanın bakımı için kullanılır.

Projede yer alan ekip, Edoardo Milesi'nin Tasarım Direktörlüğü'nde, Paolo Abbadini'nin Kavramsal Tasarımı, Sebastiano Moioli'nin yapıları, Alessandro Nani'nin mekanik sistemler tasarımı ve Marlegno s.r.l.'nin ahşap yapıları ile birlikte çalışmıştır. Tasarımın etkileşimi, estetik ideallerin basit formların ve doğal malzemelerin tevazusunda yüceltildiği, şehir dünyasının stresinden kaçmak için tasarlanmış bir yer olarak tanımlanabilir.

Proje, 2015 yılında başlamış ve 2016 yılında tamamlanmıştır. İnşaat süreci 2017 yılında sona ermiştir. Tasarımın altında yatan araştırma, mevcut binanın korunamaması ve insan korumasının önemini koruma bilincinden yola çıkmıştır. Yeni yapı, "roccolo" tipolojisinden ilham alır ve çağdaş bir anahtarla yeniden yorumlanır. Bu, Lombard Alpleri ve Pre-Alplerin tipik bir kırsal kültürünün bir parçası olarak manzara iyileştirmesinin temel bir parçası olarak görünür.

Proje, roccolo'nun fizyonomik özelliğini yeniden kazandırır: dalların iç içe geçtiği merkezi bir koridorla çift sıralı bir kavak yarıçapı. Yarıçapın içinde, kuşların konakladığı ve ağaçlık alanın meyveleri tarafından çekildiği bitkilerin olduğu bir atılım vardır. Ağaçların biraz üzerinde duran kule binasına, çeşitli fonksiyonları içeren bir hacim olan gişe kulübesi yapışır. Gişe kulübesi, tuğla ve ahşaptan yapılmış bir yapıdır ve karışık tırmanıcılar ve yer örtücüler, sarmaşık, wisteria ve asma ile kamufle edilmiştir.

Tasarımın en belirgin özelliği, heterojen birleşik ve çıkıntılı hacimlerden oluşan cephelerin morfolojik sürekliliğidir. Bu hacimler, beton, doğal oksidasyona bırakılmış ladin ağacı, kısa çelik ve mat ve önceden okside edilmiş çinko-titanyum levha gibi farklı malzemelerle doludur. Cepheler, yapıldıkları malzeme türüne bağlı olarak farklı açıklıklara sahiptir: ahşap olanlarda yatay çatlaklar, açığa çıkan betonda küçük kare açıklıklar, metal duvarlarda cam paneller.

"The Inhabited Roccolo", Lombardya Alpleri'nin tipik bir kuş avcısı kulübesinin çağdaş bir yorumu olan bir "roccolo"yu, geleceğe dönük çağdaş bir bakışla birleştiren bir tatil evine dönüştürür. Şehir dünyasının stresinden kaçmak için tasarlanmıştır, estetik idealler basit formların ve doğal malzemelerin tevazusunda yüceltilirken, karmaşıklık çevreleyen doğaya bırakılır. Bu, dünyayı ve kozmosu ruh aracılığıyla birbirine bağlayan dikey bir yerdir. Heterojen hacimler ve farklı malzemelerden oluşan cephelerin morfolojik sürekliliği, projeyi karakterize eder.

2021'de A' Mimarlık, Bina ve Yapı Tasarımı Ödülü'nde Gümüş ödül kazanan bu tasarım, yaratıcı, profesyonel ve dikkat çekici tasarımlarla öne çıkar. Bu tasarımlar, güçlü teknik özellikleri ve mükemmel sanatsal becerileri ile hayranlık uyandırır, mükemmellik seviyesini gösterir ve olumlu duygular, hayranlık ve merak uyandırır.